28 Eylül 2015 Pazartesi

AĞABEY


Komutası altındaki askerlerce çok sevilirdi.
''Bana komutanım değil, ağabey deyin'' derdi askerlerine.
2009-2011 yılları arasında Kars-Kağızman ilçesinden görev yaptı.
Kağızman'ın halkı da onu çok severdi, askerleri gibi.
Kağızman'da 1939'dan beri devam eden  70 yıllık kan davasını bitirmek için yaklaşık 1 yıl boyunca uğraştı.
İki aile arasındaki kan davasına son verdi.
İlçe halkı ona ''barış elçisi'' adını koydu.
Askerlerine ağabey,
Halka barış elçisi,
Gencecik karısına iyi bir eş,
Anasına-babasına vefalı bir evlat,
Vatanı için ise yürekli, yiğit bir binbaşıydı Yavuz Sonat GÜZEL.


26 Eylül 2015 saat 15.50'de Tunceli'deki çatışmada PKK tarafından açılan ilk ateşte ağır yaralandı.
Sikorsky helikopterle kayalık, ormanlık ve derin vadilerin olduğu çatışma bölgesinden alındı.
Hastaneye götürüldü.
Yapılan tüm müdahaleye rağmen kurtarılamadı.
Hain bir kurşunla yaralanan binbaşı şehit oldu.
Bugün Ankara'da toprağa verildi.

Annesinin payına acı ile feryat etmek,
Eşinin payına ondan emanet gözyaşı dolu bir kız çocuğu,
11 yaşındaki kız çocuğunun payına ise çerçeveli bir fotoğrafa sarılmak düştü.

Sebep oldukları hiçbir şey anlaşılmasın diye yüzlerine taktıkları hüzün maskesiyle gelen siyasiler yine ön saftaydı.
Ve utanmadan cevapladılar ''hakkınızı helal ediyor musunuz?'' sorusunu
''Helal olsun'' diye.
Sanki bir hakları varmış gibi.
Üstlerine düşen tüm görevi yapmış olmanın verdiği iç huzurla evlerine döndüler sonra.
Maskeler duvara asıldı.
-bir dahaki cenazede takılmayı beklemek üzere-

Gerçek olan ise; kaybedilmiş bir baba, kaybedilmiş bir evlat, kaybedilmiş bir eş, kaybedilmiş bir ağabey, kaybedilmiş bir barış elçisi, kaybedilmiş bir yiğitti.

Ulusumuzun -bugün de- başı sağ olsun.

Zaten bir köşeye bırakılıp kaçıldığı için sahipsizlikten ölen insanlık,
bugün açılan derin bir çukura boylu boyunca uzandı.
Allah korusun(!) belki bir gün uyanıp çıkmak istediğinde yapamasın diye sıra sıra tahtalar dizildi ve sabitlendi.
Sonra üzerine elden ele verilen küreklerle toprak atıldı.
-üstelik herkes yarış halindeydi-
Toprak ağırlaşsın, iyice çöksün diye su döküldü üzerine bir de.
İnsanlık, bir kez daha öldürüldü, 
bu sefer boğularak.

Belki insan bir kere ölür ama insanlık milyonlarca kere öldü.

Öldürüldü.



Sena YAŞAR
28 Eylül 2015 / 0121





















2 yorum: